16 Ekim 2011 Pazar

saçmalamak için buralardayım!

bilgisayarımın bozulması biraz tuzlu oldu bu sefer. her seferinde kardeşim benim anlamadığım birşeyler yapıyor ve onu hayata döndürüyordu. ancak, bu sefer geldi, baktı ve "abla bunun işi bitmiştir, yenisine sağlık" dedi. yenisi de hemen olmalıydı, çünkü, ben birşeye ihtiyaç duyuyorsam MUTLAKA O ANDA OLMALI! gittik, kredi kartımdan arta kalan son limitlerle bana yebi bir notebook aldık. yani, borç batağına düştüm. çok para kazanmam lazım çok. ama bir yerde de iyi oldu, dün gece buz gibi odada soğuktan gebererek yazı yazmaya falan çalıştım, sabah da sevgili bilgisayarım ruhunu teslim edene dek soğuktan öldüm. yani annemin demesiyle, bir süre abuk subuk alışveriş yapmazsam, sıkıntı yokmuş. iyi bakalım, umarm öyle olur.öte yandan interneti sadece feysbuk ve msn için kullanan bazı arkadaşlarım anlam veremedi bu paniğime. halbuki internet, mobil olarak girsem bile en azından google buzz'ı açıp iki satır yazıp rahatlamak demek benim için. işte bu yüzden, sanki beni hayata bağlayan, yaşamam için destek veren uzuvlarımdan biri kopmuş, bileğim kesilmiş kanım yere akıyor gibi geldi. hayır hayır, o facebook ve twitter bağımlısı, günün her saati farmvilledeki çileklerine bakıp ineğini besleyen sapıklardan değilim. bilgisayarımı açar açmaz, ilk baktığım yer mailim ve sonrasında da blogger. yazacak birşeylerim var çünkü, birilerine anlatasım var. bazen twittera yazdığım bazı twitlerin, feyk olmayan feysbuk hesabıma yazıldığını düşünüyorum.
tepkiler beni keyfim yerinde bile olsa, öylesine yazmış bile olsam, bunalıma sürükleyebilirdi. özellikle bazı kuzenlerimin ve arkadaşlarımın, oy kuzum nen var, sorun ne hemen çözelim, gel bize dertleşelim tarzlı yorumlarından bahsediyorum. çünkü bir keresinde sevdiğim bir şarkıdan birkaç söz yazdım durumuma. aradan 2 saat geçtikten sonra akıl edebildim bakmayı ne var ne yok diye. yorumlar şu tarz;
* inanmıyorummm, benden habersiz sevgilin oldu, ayrıldın ve şimdi acı çekiyorsun ve ben bunu bilmiyorum. hemen gel anlat neler oldu...
* teyzecim kim üzdü seni?
* kuzum üzülme herşey yoluna girecek.
* her zaman yanındayım
* ah canım kaderimiz aynı, biz de yeni ayrıldık biliyon mu?
* sana ne kadar değer verdiğimi bildiğin halde hep seni üzenleri seçiyorsun, sonu kötü bitiyor bak.
bunlar ve benzeri olan onlarca yorum vardı. o günden sonra, yazmadım feysbukuma öyle şeyler, yahu şarkı bu desem de, anlamadılar. sonra bir twitter edindim, bioya da yazdığım gibi "doya doya saçmalamak için burdayım." evet doya doya saçmalamak için, twitter ve bloggerdayım. ve tabi ki, feyk olan feysbuk hesabımda. yani, yazarak rahatlayan bir insan olduğumdan, bilgisayarımın bozulmasını hayati bir mesele olarak adlettim o anda. şuraya iki satır yazarken rahatlıyorum, keyifleniyorum. belki okuyanlar ne saçmalıyor bu diyor ama dedim ya ben zaten doya doya saçmalayabilmek için buralardayım.

2 kişi olaya son noktayı koymuş:

asu dedi ki...

apartman annelerinin saçma sapan yaptıkların yayınlayan biri olarak bende bilgisayarımı çoook severim ve bende klavyemin tıkırtısını bile özlerim(yazdığımzda çıkan sesi yanii):)

asu dedi ki...

cheryy canım bloğunu biraz hareket gelsin istemezmisin şöyle üstte senin seçtiğin yazılarınla ilgili muhteşem resimlerin kaydığı bir slayt gibi mesela seni izleyenleri görebileceğin bir buton gibi vs..vs.. tasarımla ilgin yoksa ben sana yardım edebilirim istersen ..görüşelim.

 
↑Yukarı