17 Temmuz 2011 Pazar

yeniden merhaba

uzunca bir zamandır yazmadım buraya. sebebi de cem kaçar yani Cezinek'le açtığımız diğer blog. birlikte yazmaya karar verdik, bir bloğumuz olsun istedik ve açtık, bakmak isteyene http://www.wodkafeatcezinek.blogspot.com/ buraya bıraktım bağlantıyı. efendim, hayatımda herhangi bir değişiklik yok, hala eski sevgililerimden nefret ediyorum, insanların çoğuna gıcık oluyorum, hala çok uykum var ve bu ülkenin gündemine tanık olmaktan nefret ediyorum. daha önce söylememiştim değil mi, ben saf, siyasetsiz olarak milliyetçi bir insanımdır. bu yüzden, ülkenin başına örülen çoraplardan dolayı huzursuzum, mutsuzum. neyse, siyaset muvzularına bari burada girmeyeyim, zaten içim son derece kararmış durumda, daha da karartmayayım. buraya yazmayı özlemişim, hem de çok. sanki çok uzakta yıllarca kalıp, evime dönmüş gibi hissettim. o yüzden rahat rahat içimi döküp, birazcık dedikodu yapmak istiyorum. bu aralar çok fazla insanla tanıştım, sanal olmayan gerçek hayatımda. erkek cinsi olanların pek çoğunun, çekirdeğimden reçel yapmak gibi niyetleri olduğunu sezdim. bu kadar belli edilmez yani niyet, adamların adeta alınlarında yazıyordu ne düşündükleri. hepsine içimden "güle güle beybi, bi dahaki sefer daha akıllı davran" diyerek, kibarca gösterdim çıkış kapısını. sonra, bazı kız arkadaşlarıma da gıcık oldum, kıskanç oluyor bu kadın milleti bilirsiniz. yahu bir ayakkabı aldım diye, aman wodka birsürü ayakkabın var, sen şimdi buna uygun çanta da almak istersin vikvikvik konuştular durdular. yeni arkadaşlarımın arasına birkaç yakışıklı erkek eklendi diye, ne adamlarla sevgili olduğumu ama çaktırmadığımı bıraktılar, ne artık onları ihmal ettiğimi... daraldım, inanın orta yerimden çatladım.
sonra bildiğiniz üzere havalar çok sıcak, buna rağmen karnım ağrıyor, sebebi sanırım yumurtalıklarımda iltihaplanma olması. daha önceden de aynı belirtileri gördüğümde doktora gitmiştim, yumurtalık iltihaplanması deyip ilaç vermişti. zannedersem bu sefer de aynı şey oldu. bu kadar sıcak havada üşütmeyi nasıl becerdim inanın bilmiyorum. acaba o ilaçları alıp kullansam mı yoksa yine doktora mı gitsem, bilemedim. hiç sevmiyorum hastaneleri.
sonra, eski sevgilim benim arkadaşlarımdan biriyle sevgili olmuş. ilk duyan arkadaşım da, boku yediniz, wodka ikinizi de yakacak çatır çatır, molotof kokteyliyle saldıracak size demiş. evet, biraz bozuldum ama, sonuçta eski sevgilim, hiç uğraşamam şimdi. zaten arkadaşın bu duruma yaptığı yorum yetmiş anladığım kadarıyla, daha hiçbir mekanda karşılaşmadık kendileriyle. gerçekten uğraşamam, bu kadar işimin gücümün, can sıkıntımın arasında onlara ayıracak vaktim de yok, enerjim de. bu arada hala sevgilim yok, olmasın da zaten. bu sıcakta hiç naz kapris çekemem. eskiden kadınlar naz yapıyordu, şimdi adamlar yapıyor. devir çok değişti.
son zamanlarda en sık dinlediğim albüm modelin albümü. şarkılar çok iyi, müziklerini de sevdim, dinlemeyen varsa bir bakın derim. başka da bir değişiklik yok hayatımda, boş beleş işlerle uğraşıp duruyorum. hala önemli biri olamadım, ki zaten çoğu zaman kendimi biri olarak bile hissetmiyorum. kimsenin hayatına dahil olmamak, kimsenin hayatımın parçası olmaması bazen canımı yakıyor. ait hissedemiyorum bilirsiniz, kimseyi de sahiplenemiyorum. bu benimdir demem için, çok büyük mesafe katetmem gerekiyor. yoruluyorum, sıkılıyorum bırakıyorum bu işleri. yani her seferinde en başa dönüyorum. buraya yeniden yazmak güzeldi ve çok iyi geldi, artık ihmal etmeme kararı aldım, yeniden görüşmek dileğiyle, bu şarkı da benden bu yazıyı okuyanlara gelsin.
dinlemek için tıktık

0 kişi olaya son noktayı koymuş:

 
↑Yukarı